Ömer Küçükkaya
Köşe Yazarı
Ömer Küçükkaya
 

Ulusal gündemler yereli etkiliyor...

Türkiye'nin gündemine ısrarla montajlanmak istenen seçim, geçim derdi nedeniyle ayağa kalkamıyor. Pandemi sürecinde iktidarın önemli başarılarından birisi olarak gözlemlenen yerel yönetim ve pandemi süreçleri, yasakların gevşemesi ve sürecin yerel yönetimlere devredilmesiyle birlikte siyasal bir boyut kazandı. Son iki yıldır Türkiye'nin tamamında Valiler ve Kaymakamlar eliyle yürütülen başarılı projeler, yerini seçim kaygısı ve kavgasına bıraktı. Milletvekilliğini korumak isteyenler ile Milletvekili olmak isteyenler arasında yaşanılan soğuk savaş, iktidarı olduğu kadar muhalefeti de tedirgin ediyor. Olası bir süreçte erken seçim yerine baskın seçimin olma olasılığını konuşanların aksine, şahsen herhangi bir suretle Türkiye'nin erken veya baskın seçim süreçlerini yaşamayacağını düşünenlerdenim. Elbette ki, bu düşüncemi ekonomik koşullar dışında gerçekleşecek olağanüstü durumları dahil etmeden ifade ettiğimi bir kere daha belirtmemde fayda var.   Türkiye'nin genelinde bir seçim hazırlığı yapıldığı Miliyetçi Hareket Partisi'nin Anadolu'yu şehirler bazında gezmesinden, CHP'nin ve İYİ Parti'nin Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu ile Karadeniz çıkarmalarından anlamak mümkün. Elbette her ne kadar birileri ısrarla seçimi AK Parti ve CHP yada Cumhur ve Millet İttifakı arasında görüyor olsa bile, Yeniden Refah Partisi ile Deva Partisi'nin sessiz yükselişini iyi okumak gerekiyor. Ve yine İYİ Parti'de yaşanan Türkkan krizinin Marmara'da olduğu kadar Ege'de de ciddi bir oy kaybına neden olduğunu saha izlenimlerimden aktarmam doğru olacaktır. Ankara'da gerçekleştirdiğim temaslar ötesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne Anadolu'nun dört bir yanından gelen ziyaretçilerin söylemlerine kulak verdiğimizde, 600 Milletvekilinin yüzde 70 oranında değişimi bekleniyor. Ve yine en büyük değişim her ne kadar Cumhur İttifakından bekleniyor olunsa bile, İYİ Parti'nin de ciddi bir genç ve kadın Milletvekili zinciri ile sahaya ineceği kulislere yansıyan ilk bilgiler arasında yer alıyor. Ulusal gündemin etkilediği yerel siyaset, özellikle Büyükşehir yönetimleri ile kent yönetimlerini etkiliyor. İl Başkanlarının aktifleşmeye başladığı bir dönemde, Belediye Başkanları da Milletvekilliği seçimleri sonrasında kendilerini koltukta tutacak isimler için çoktan kulis ve saha çalışmalarına başlamış durumdalar. Öyle ki, Milletvekilleri gibi Belediye Başkanları arasında da gruplaşmalar dikkatlerden kaçmıyor.   AK Parti'de Numan Kurtulmuş ile Binali Yıldırım'ın özgün ağırlığı ve sessiz işbirliği gözlerden kaçmazken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yerel seçimleri kaybeden şehirler ile bıçak sırtı seçim aldığı yerlerde yüzde 90 oranında Milletvekili değişimine gitmesi bekleniyor. AK Parti adına bir başka gerçek ise; İl ve İlçe yönetimlerinde herhangi bir şekilde görev alan hiç kimsenin Milletvekili adayı olarak gösterilmeyeceği hususu! AK Parti'de ciddi bir revizyon süreci yaşanırken, olası revizyonun sadece teşkilatlar bazında kalmayacağını ifade edebiliriz. Uzun zamandır mahalle temsilcileri, belediye meclis üyeleri ve belediye başkanları ile Milletvekilleri arasında sorunlar yaşandığı CİMER üzerinden rapor edilen siyaset sürecinde, tüm partilerde değişim oranı ilk seçimlerde yüzde 90 oranında büyükşehirlerde olacak. Ülke geneline yansıyacak değişim oranı AK Parti için yüzde 75, MHP için yüzde 60, CHP ve İYİ Parti için yüzde 90 diyebiliriz. Hızla gençleşmesi gündemde olan CHP ve İYİ Parti'nin ötesinde Deva ve Yeniden Refah Partisi'nin genç kadrolarla seçimlerde ittifak üzerinden grup kuracak Milletvekili sayısına ulaşması öngörülüyor.   Ekonomik gündemin olumsuz koşulları nedeniyle sahada görünmeyen yerel yönetimler, bu sıralar birbirlerini ve kendilerine yakın isimleri ağırlıyor. AK Parti'de her ne kadar bir seçim hazırlığı gözlemleniyor olunsa bile, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan halen daha herhangi bir şekilde ciddi boyutlarda seçim çalışması yürütmüyor. Türkiye'nin 2022 yılında Suriye operasyonu ile birlikte küresel bir yükselişe geçeceği yurtdışı kulislerden yansırken, terör örgütlerine yönelik operasyonların yıl sonuna doğru genişleyerek büyük şehirlere yönelmesi bekleniyor. Ve yine yerel siyasetin en önemli sorunu, parti içi küskünler. Özellikle AK Parti ile CHP'de parti içi küskünlerde ciddi bir artış yaşanıyor. Ve yine MHP, Çanakkale gibi Milletvekili çıkarması kesin olan bölgelerde maalesef parti dinamiklerini bir türlü güçlendiremiyor. Eskişehir'de oy oranı yüksek olan MHP'nin doğru adaylarla Büyükşehir Belediye Başkanlığını alması kaçınılmaz olduğu halde, neden 20 yıldır kentte gücünü ortaya koyamadığı ciddi bir akademik tez konusu diyebiliriz.   Tüm bu gerçekler ışığında olağanüstü koşullar dışında, Türkiye'de herhangi bir iktidar değişimini öngörmediğimi ifade edebilirim. Büyükşehirlerde ciddi siyasi yarışlar yaşanıyor olsa bile, bu siyasi hareketlilik diğer kentlere sirayet etmiş değil. Bursa, İzmir, İstanbul, Ankara, Diyarbakır ve Trabzon gibi büyükşehirlerdeki siyasi hareketlilik diğer kentlerde yok. Bahse konu büyükşehirlerde yüzde 90 oranında Milletvekili değişimi beklendiğini ise, Ankara kulislerine göre aktarmakta sakınca görmüyorum.
Ekleme Tarihi: 17 Kasım 2021 - Çarşamba

Ulusal gündemler yereli etkiliyor...

Türkiye'nin gündemine ısrarla montajlanmak istenen seçim, geçim derdi nedeniyle ayağa kalkamıyor. Pandemi sürecinde iktidarın önemli başarılarından birisi olarak gözlemlenen yerel yönetim ve pandemi süreçleri, yasakların gevşemesi ve sürecin yerel yönetimlere devredilmesiyle birlikte siyasal bir boyut kazandı. Son iki yıldır Türkiye'nin tamamında Valiler ve Kaymakamlar eliyle yürütülen başarılı projeler, yerini seçim kaygısı ve kavgasına bıraktı. Milletvekilliğini korumak isteyenler ile Milletvekili olmak isteyenler arasında yaşanılan soğuk savaş, iktidarı olduğu kadar muhalefeti de tedirgin ediyor. Olası bir süreçte erken seçim yerine baskın seçimin olma olasılığını konuşanların aksine, şahsen herhangi bir suretle Türkiye'nin erken veya baskın seçim süreçlerini yaşamayacağını düşünenlerdenim. Elbette ki, bu düşüncemi ekonomik koşullar dışında gerçekleşecek olağanüstü durumları dahil etmeden ifade ettiğimi bir kere daha belirtmemde fayda var.

 

Türkiye'nin genelinde bir seçim hazırlığı yapıldığı Miliyetçi Hareket Partisi'nin Anadolu'yu şehirler bazında gezmesinden, CHP'nin ve İYİ Parti'nin Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu ile Karadeniz çıkarmalarından anlamak mümkün. Elbette her ne kadar birileri ısrarla seçimi AK Parti ve CHP yada Cumhur ve Millet İttifakı arasında görüyor olsa bile, Yeniden Refah Partisi ile Deva Partisi'nin sessiz yükselişini iyi okumak gerekiyor. Ve yine İYİ Parti'de yaşanan Türkkan krizinin Marmara'da olduğu kadar Ege'de de ciddi bir oy kaybına neden olduğunu saha izlenimlerimden aktarmam doğru olacaktır. Ankara'da gerçekleştirdiğim temaslar ötesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne Anadolu'nun dört bir yanından gelen ziyaretçilerin söylemlerine kulak verdiğimizde, 600 Milletvekilinin yüzde 70 oranında değişimi bekleniyor. Ve yine en büyük değişim her ne kadar Cumhur İttifakından bekleniyor olunsa bile, İYİ Parti'nin de ciddi bir genç ve kadın Milletvekili zinciri ile sahaya ineceği kulislere yansıyan ilk bilgiler arasında yer alıyor. Ulusal gündemin etkilediği yerel siyaset, özellikle Büyükşehir yönetimleri ile kent yönetimlerini etkiliyor. İl Başkanlarının aktifleşmeye başladığı bir dönemde, Belediye Başkanları da Milletvekilliği seçimleri sonrasında kendilerini koltukta tutacak isimler için çoktan kulis ve saha çalışmalarına başlamış durumdalar. Öyle ki, Milletvekilleri gibi Belediye Başkanları arasında da gruplaşmalar dikkatlerden kaçmıyor.

 

AK Parti'de Numan Kurtulmuş ile Binali Yıldırım'ın özgün ağırlığı ve sessiz işbirliği gözlerden kaçmazken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yerel seçimleri kaybeden şehirler ile bıçak sırtı seçim aldığı yerlerde yüzde 90 oranında Milletvekili değişimine gitmesi bekleniyor. AK Parti adına bir başka gerçek ise; İl ve İlçe yönetimlerinde herhangi bir şekilde görev alan hiç kimsenin Milletvekili adayı olarak gösterilmeyeceği hususu! AK Parti'de ciddi bir revizyon süreci yaşanırken, olası revizyonun sadece teşkilatlar bazında kalmayacağını ifade edebiliriz. Uzun zamandır mahalle temsilcileri, belediye meclis üyeleri ve belediye başkanları ile Milletvekilleri arasında sorunlar yaşandığı CİMER üzerinden rapor edilen siyaset sürecinde, tüm partilerde değişim oranı ilk seçimlerde yüzde 90 oranında büyükşehirlerde olacak. Ülke geneline yansıyacak değişim oranı AK Parti için yüzde 75, MHP için yüzde 60, CHP ve İYİ Parti için yüzde 90 diyebiliriz. Hızla gençleşmesi gündemde olan CHP ve İYİ Parti'nin ötesinde Deva ve Yeniden Refah Partisi'nin genç kadrolarla seçimlerde ittifak üzerinden grup kuracak Milletvekili sayısına ulaşması öngörülüyor.

 

Ekonomik gündemin olumsuz koşulları nedeniyle sahada görünmeyen yerel yönetimler, bu sıralar birbirlerini ve kendilerine yakın isimleri ağırlıyor. AK Parti'de her ne kadar bir seçim hazırlığı gözlemleniyor olunsa bile, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan halen daha herhangi bir şekilde ciddi boyutlarda seçim çalışması yürütmüyor. Türkiye'nin 2022 yılında Suriye operasyonu ile birlikte küresel bir yükselişe geçeceği yurtdışı kulislerden yansırken, terör örgütlerine yönelik operasyonların yıl sonuna doğru genişleyerek büyük şehirlere yönelmesi bekleniyor. Ve yine yerel siyasetin en önemli sorunu, parti içi küskünler. Özellikle AK Parti ile CHP'de parti içi küskünlerde ciddi bir artış yaşanıyor. Ve yine MHP, Çanakkale gibi Milletvekili çıkarması kesin olan bölgelerde maalesef parti dinamiklerini bir türlü güçlendiremiyor. Eskişehir'de oy oranı yüksek olan MHP'nin doğru adaylarla Büyükşehir Belediye Başkanlığını alması kaçınılmaz olduğu halde, neden 20 yıldır kentte gücünü ortaya koyamadığı ciddi bir akademik tez konusu diyebiliriz.

 

Tüm bu gerçekler ışığında olağanüstü koşullar dışında, Türkiye'de herhangi bir iktidar değişimini öngörmediğimi ifade edebilirim. Büyükşehirlerde ciddi siyasi yarışlar yaşanıyor olsa bile, bu siyasi hareketlilik diğer kentlere sirayet etmiş değil. Bursa, İzmir, İstanbul, Ankara, Diyarbakır ve Trabzon gibi büyükşehirlerdeki siyasi hareketlilik diğer kentlerde yok. Bahse konu büyükşehirlerde yüzde 90 oranında Milletvekili değişimi beklendiğini ise, Ankara kulislerine göre aktarmakta sakınca görmüyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetehalk.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.